What I Saw

31 Eki 2022

Bulgaristan'ın eski Kıbrıs Büyükelçisi Hristo Georgiev, 2019 yılında ziyaret ettiği İskele’deki (Trikomo) Aziz Iacovos Kilisesi ile ilgili ilginç bir hikayeyi kaleme aldı.

Bulgaristan'ın eski Kıbrıs Büyükelçisi Hristo Georgiev, 2019 yılında ziyaret ettiği İskele’deki (Trikomo) Aziz Iacovos Kilisesi ile ilgili ilginç bir hikayeyi kaleme aldı.

Varna'nın kuzeyinde yer alan Bulgaristan'ın sahil kasabası Balçık’ta yaşayanların, ‘’Kraliçe Maria Sarayı’’ olarak adlandırdığı arazinin sonuna inşa edilmiş gizemli taştan küçük bir kilise bulunmaktadır. Bu kilise her zaman gölgede kalıyordu ve tur rehberleri kraliçenin kalbinin burada gömülü olduğunu söylüyordu. Yıllar sonra İskele’de aynı kiliseyi gördüm. Bu kilise kasabanın merkezinde yer almaktaydı. Kıbrıslı Türkler tarafından çember haline getirilerek ortada yapılandırılmıştı. Etrafta küçük dükkanlar vardı. Kilise önemsiz görünüyordu - küçük, minicik, bu dar alanda kıvrılmış, araba dumanlarına sarılmış bir vaziyette gibi. Günlerden Cumaydı; yakınlarda bir pazar vardı ve insanlar tezgâhların başına üşüşmüştü. Bu taş şaheserin zarafetine baktım, sonra içerisine girdim. Duvarları beyaz sıvalıydı, ikonografiden hiç eser yoktu. Mermerden yapılmış birkaç raf duvarların içine gömülmüştü ve boyanmıştı.

Ortada küçük bir masa vardı ve arkasında bıyıklı bir Türk oturuyordu. Bana kötü bir İngilizce ile Kuzey Kıbrıs için bazı turistik broşürler önerdi ve ben de tabii ki onları aldım. Kilise bir turizm ofisine dönüştürülmüştü. Ben fotoğraf çekerken kimse bu küçük şapele ilgi göstermemişti ve merakla bakmamıştı. ‘’Aziz Iakovos’’, ya da ‘’Aziz James’’, - bunlar bahsettiğim kilisenin iki ismi - unutulmuş gibiydi. Hikâye, Dominikan keşişlerinin burayı bir şapel olarak kullandığı 14. yüzyıla kadar uzanıyordu. Mimarisi basitti: çatı dört kemerle çerçevelenmişti, aralarında altı dairesel pencere bulunan taştan silindirik bir kule yükseliyor ve kulenin üzerinde küçük bir kubbe bulunuyordu. Çizgilerdeki netlik kiliseye çekicilik ve sakinlik hissi veriyordu. 1929 yılında Romanya Kraliçesi Mary kızı Ileana ile birlikte Mağusa'ya geldi. İngiliz vali onları karşıladı ve Mağusa kalesi içindeki Othello'nun kulesinin büyük yemekhanesinde Kraliçe'nin onuruna bir resepsiyon verdi.

Maria Romanya tarihinde çok ihtilaflı bir figür olarak bilinmektedir. Kraliçe Kıbrıs'ta bulunduğu sırada İskele’yi de ziyaret etmişti. Kraliçe, Aziz Iakovos kilisesine aşık olmuştu ve Balçık'da aynısından bir tane daha inşa etmeye karar vermişti. Bu dönemde Balçık, Romanya egemenliği altındaydı. İskele’nin anısı hala onunla birlikteydi ve onu somutlaştırmıştı. - Kıbrıs'tan taşlar getirmişti ve inşaat tamamlandıktan sonra kiliseyi Kıbrıs ikonalarıyla süslemişti. Kalbinin iki yıl boyunca değerli taşlarla dolu bir kutuda saklandığı bu kilise - 1938'deki ölümünden 1940'ta Güney Dobruca'nın Bulgaristan'a geri verilmesine kadar geçen sürede Aziz Iakovos'un birebir kopyası olarak bugün hâlâ ayakta durmaktadır.

Daha Fazlasını Keşfedin